bir papatya kaç evet eder
düşün bu yolların
beraber uzamış boylarını
bir şey akardı denizden bana
imkansız balıklar yüzerdi yollarımda
yüzerdi derisini toprağımın
kimseyi üzen gülüşler,
yorulmuş bulut,
sabırsız yağmur,
öfkeli su ırmaklardan
babası olmayan bahçeler
hepsi bu, çocuk yaşlardan kalan
bu tepe y/oktu gökyüzünde çocukken
solan çiçekler kadar kederli
kurumadan giyilen ıstırap gibi
gölgem, kaderin sabırsız atı…
( Sıla Dergisi 2.Sayı)